Van Kedisi

Van Kedisi

Van Kedilerinin Temel Özellikleri:

Zeki, canlı ve insana bağlı bir yapısı vardır. Kendilerini temizlemede büyük bir titizlik gösterirler. Van kedisi iyi bir avcı olmanın yanısıra kendi isteğiyle suda yüzmeyi ve suyla oynamayı seven tek kedi türüdür. İyi bir arkadaş ve oyuncu olmakla beraber kucağa alınmaktan hoşlanmaz.

Van Kedilerinin Görünüş ve Vücut Yapısı:

Uzun olmayan orta büyüklükte bir başı olan Van kedilerinin yüzü üçgen şeklinde ve çevresi belirlenmiştir. Elmacık kemikleri de çıkıktır. Boynu güçlü ama kısadır.

Gözler hafif şekilde basık badem şeklinde ve eğik olarak yüze yerleşmiştir. Göz bebekleri yuvarlak ve belirgindir. Van kedisini çekici kılan özelliklerden birisi de onun gözlerinin rengidir. Her iki gözü mavi, her iki gözü (kehribar sarı renk ve tonları) olabileceği gibi bir gözü mavi diğer gözü kehribar renkte de olabilir.

Kulakları büyük ve geniş, dibe doğru bir yuvarlaklık söz konusudur. Burun ucu, patiler ve kulak içleri pembe renktedir. Van kedilerinde sağırlığın yaygın olduğu kanaati varsa da her iki gözü farklı renkteki kedilerde ve mavi gözlülerde ancak %2-3 civarında sağırlık vardır.

Vücudu uzun, kaslı ve iri kemiklidir. Arka patileri öndekilerden daha uzundur. Bacaklar kaslıdır ve birbirlerinden iyice ayrılabilir. Parmakları da o derece sıktır. Tüyleri uzun ve diplere doğru ipeksi bir yapıdadır. Kuyruğu tilki kuyruğu gibi uzun ve tüylüdür.

Van Kedilerinin Tüy Bakımı:

Van kedisinin tüyleri Ankara kedisine oranla daha kısadır. Günlük olarak yapılan fırçalamalar yeterlidir. Yazın diğer kediler gibi tüy değişimi yaşar ve o dönemde tüyleri azalır. Tüyler kışın yeniden eski rengini ve şeklini alır

Van Kedilerinin Kökeni:

Türkiye'de üretilen ve saf Türk kedisi olan bu ırkın anavatanı ve kökeni Van yöresidir. Van kedisi korkmadan suya girip yüzen tek kedi ırkıdır ve 1969 yılında saf kan kedi ırkı olarak kabul edilmiştir. Dünya üzerindeki kedi cinsleri arasında en doğal olan türlerden biri olarak tanınmaktadır. İlk kez bir ingiliz çift tarafından ingiltere'ye götürülmüş ve çoğaltılmış daha sonrada Avrupa'ya yayılmıştır.